Komşu Yunanistan'a ilk gidişim Atina'ya oldu. Atina, internette okuduğum gibi İstanbul-İzmir karışımı bir yer. Ortamı bize çok yakın, yemekler neredeyse aynı...
Ben sevdim. Yunanistan'a tekrar gider miyim diye düşündüğümde, cevabım kesinlikle evet.
Atina'ya Sabiha Gökçen'den Pegasus ile uçtum. Havalimanından şehir merkezine metro ile gittim. Ücret 10 Euro. Syntagma Meydanı'na direkt ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Eğer oteliniz havalimanından gelen metro hattından başka bir yerde ise, aktarma yapmanız gerekir. Ama ulaşım kolay, metro saatleri oldukça sık.
Syntagma Meydanı'na çok yakın olan Hotel Lozenge'de 4 gece konakladım. Bu süre bence bol bol yeterliydi. Bu arada Pire'ye denize de gittim. Ama denize gitmem derseniz, 3 gece de yeterli olabilir.
Otelin konumu Atina'da çok çok önemli. Gündüz neyse de, gece bazı bölgeler hakikaten ıssız olabiliyor. O nedenle, Syntagma meydanına yakın bir yerde seçmeniz önemli. Benim konakladığım Hotel Lozenge, Dior, Rolex, Prada gibi markaların olduğu şık bir caddede yer alıyordu. O yüzden özellikle geceleri gidiş- gelişlerde hiç tedirginlik yaşamadım. Otelimi her zaman olduğu gibi booking.com üzerinden aldım. Kahvaltı en üst katta, küçük bir salonda veriliyor. Açık büfe ve Acropolis manzaralı bir salonda harika tatlarla kahvaltı ediyorsunuz. Personel gayet güler yüzlü, yardımsever. O yüzden gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.
Metro, tramvay, otobüse tek biniş 1,40 Euro; 2 biniş 2,70 Euro, 5 biniş 6,50 Euro. 90 dakikada istediğiniz vasıtaya inip binebilirsiniz. İlk binişte kartınızı valide etmeniz gerekiyor. Aksi halde 60 katı ceza ödeyebilirsiniz.
Atina'da gezilecek yerlere gelirsek;
- Syntagma Meydanı: Aslında bakarsanız çok ilginç bir meydan sayılmaz bizim için. Ama Atina'nın merkezi konumunda olması nedeniyle oldukça önemli.
- Parlamento Binası ve Meçhul Asker Anıtı: Her saat başı ilginç kıyafetli Yunan askerlerinin nöbet değişimini izleyebilirsiniz.
- Ermou Caddesi: Aslında oldukça uzun bir cadde. Ama Syntagma Meydanı'ndan Monastiraki Meydanı'na kadarki bölümde alışveriş yapabileceğiniz bir sürü dükkan var. Atina'da alışveriş yazım için buraya buyrun. Caddenin ortasında ise Panaghia Kapnikarea Kilisesi var.
- Monastiraki Meydanı: Ermou Caddesi'ni takip ettiğinizde buraya ulaşacaksınız. Burası aslında Eminönü'ne çok benziyor. Alışveriş yapabileceğiniz bir sürü hediyelik eşya dükkanı da var.
- Acropolis: Aslında tek başına Atina'yı ziyaret etme sebebi olabilir. Tek başına Acropolis'i 20 Euro'ya ziyaret edebilirsiniz. Ama bence en doğrusu 30 Euro'luk kombine bilet almak. Böylece Acropolis dışında da bir sürü yere girebilirsiniz. Ki ben de kombine bilet satın aldım. Kombine bilet, satın alım sonrası 5 gün geçerli. Acropolis'i gezmek yaklaşık 3 saat kadar sürüyor. Bazı yerler inanılmaz kaygan. O yüzden aman diyeyim altı kaymayan bir spor ayakkabı giyin. Yaklaşık 1,5 saatte gezmek mümkün. Parthenon, Erektheion, Herodes Atticus Odeonu özellikle dikkat etmeniz gereken yapılar.
- Panathinaiko Stadı: Tamamen mermerden yapılmış bir stad. İçeriye girmeseniz de bütün stadı görmeniz mümkün.
- Lykavittos Tepesi: Manzara muhteşem. Atina'yı kuşbakışı izlemek gerçekten harika. Ancak çok yorgunsanız, pek tavsiye etmem. Neden derseniz, önce bayağı bir merdiven çıkmanız gerekiyor. Ardından her yarım saatte bir olan teleferiğe binebilirsiniz. Gidiş dönüş alırsanız daha ekonomik. Ya da ben teleferik falan istemem derseniz, yokuş da çıkabilirsiniz.Seçim sizin. Tepede yemek yiyebileceğiniz bir de restaurant var.
- Zeus Tapınağı: Önemli eserlerden biri. Kombine biletinizle buraya giriş yapabilirsiniz.
- Hadrian Kapısı: Zeus Tapınağı'na giderken, önünden geçeceksiniz. Önemli eserlerden biri.
- Roman Agorası: Kombine biletle giriş yapabilirsiniz.
- Acropolis Müzesi: Önce Acropolis'i gezmenizi ardından Acropolis Müzesi'ni görmenizi tavsiye ederim. Acropolis'te gördüğünüz bir çok kalıntının burada aslını görmeniz mümkün.
- Arkeoloji Müzesi: Gerçekten harika bir müze. Yaklaşık 3 saatte gezebilirsiniz. Müze, dönemlere göre ayrılmış, müze haritasını istemeyi unutmayın. Haritada hangi sırada gezmeniz gerektiği anlatılıyor.
- National Garden: Aslında oldukça büyük olan bu bahçe, Parlamento Binası'nın hemen arkasından başlıyor, Panathinaiko Müzesi'ne kadar uzanıyor.
- Zappeion Binası: National Garden içinde olan bu bina, Panathinaiko Stadı'na oldukça yakın. Bu bina 1896 yılında Yaz Olimpiyatlarında kullanılmış.
- Plaka: Kendinizi Alaçatı sokaklarında hissedeceğiniz, gece gündüz çok renkli bir semt. Hem hediyelik eşya alışverişi yapma imkanı hem de yemek yiyebileceğiniz bir sürü restaurant var.
- Agias Irinis: Syntagma'dan Monastiraki'ye doğru giderken sağ kolda kalıyor. Burada çeşitli restaurantlar ve kafeler var.
- Anafiotika: Merdivenler ve bu merdivenlerde masalar, minderler... Zevkli, cool bir ortam. Ben sevdim. Hem yerlilerin hem de turistlerin uğradığı bir yer. (Aman dikkat, Google Maps yanlış yeri gösteriyor. Aslında Plaka'ya çok yakın.)
- Psyri: Özellikle akşamları uğramanızı tavsiye ederim. Canlı müzik, uzo ve lezzetli yemekler... Fiyatlar hemen her yerde aynı, gözünüze hoş gelen yere girin oturun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder