Bükreş'te Gezilecek Yerler...

Size ilk tavsiyem Bükreş'in tarihi hakkında bir miktar araştırma yaparak gitmeniz olacak. Bu sayede Bükreş'in üzücü geçmişi hakkında fikir sahibi olup, her baktığınız yer sizin için daha anlamlı olacaktır. 

Bucharest Walkabout Free Tours tarafından ücretsiz turlar düzenleniyor. Turun sonunda uygun gördüğünüz miktarda bahşiş vermeniz  bekleniyor, ama zorunlu değilsiniz. 10 Lei veren de oluyor, 20 Lei veren de. Yani tamamen size kalmış. The story of Bucharest ve The Royal Century isimli 2 farklı tur düzenleniyor. Ben her ikisine de katıldım, size de tavsiye ederim. Yerel rehberler tarafından İngilizce veya İspanyolca olarak anlatılıyor. Yaklaşık 3'er saat sürüyor. En son da size bazı müze, cafe ve restaurantlarda faydalanabileceğiniz indirim kartı veriyorlar. Özellikle müzelerde işe yarıyor. Web sitesinden buluşma yeri ve saati ile ilgili detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz. Turlara özellikle seyahatiniz başlarında katılmanız, daha faydalı olabilir. Ama bu tur genel bir fikir sahibi olmanızı sağlıyor, yani her yapının içerisine uzun uzadıya girecek bir vaktiniz olmuyor. 

Gelelim kendi başınıza gezebileceğiniz yerlere;

Lipscani Bölgesi: Bir başka adıyla Old Town bölgesi. Hem bazı kiliselerin hem de çok sayıda kafe ve restaurant bölgede yer alıyor. Dambovita Nehri, şehri ikiye bölüyor. Birçok yere yakınlığı nedeniyle, otelinizi Lipsani Bölgesinden seçmenizi tavsiye ederim.

Parlamento Binası: Nikolay Çavuşesku zamanında yapılmış, geçmişi çok acılarla dolu bir bina. Penatgon'dan sonra dünyanın en büyük 2. binaymış. Hem içi, hem dışı son derece gösterişli olan bu binayı sadece uzaktan görmeniz yeterli değil, bu yüzden muhakkak rehberli tura katılın. Tura katılmak için 24 saat önceden telefonla arayıp, rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. 9:00-16:00 arasında katılmak istediğiniz saati görevliye bildirmeniz gerekiyor. Rezervasyon sırasında, herhangi bir nickname vermenizi istiyorlar. Soyisminizi telefonda  kodlamaya aman kalkmayın benim gibi, genel bir isim (Turkey, France, Grmany gibi) vermenizi tercih ediyorlar. Parlamento binasına old town bölgesinden geliyorsanız, giriş sağda kalacaktır. Yol oldukça uzun sürüyor ve turlar tam saatinde başlıyor. Bu nedenle dakik olmanız önemli. Giriş 40 Lei, Parlamento Binası'nın web sitesinden telefon numarasına ulaşabilirsiniz. 

Çavuşesku zamanında, Parlamento Binası'nın tam karşısındaki bulvarda bir ev sahibi olmak çok önemliymiş. Parlamento'ya ne kadar yakınsanız, statünüz o kadar yüksek anlamına geliyormuş.

Gelelim binanın iç dizaynına... İçeriye girdiğiniz zaman heryeri çok gösterişli mermerlerden yapıldığını greceksiniz. Mermerler, özel olarak Transilvanya'dan getirilmiş ve 1 milyon metreküp mermer kullanılmış. Hatta Transilvanya'da artık neredeyse hiç mermer rezervi kalmamış. Binanın aşırı ağır olmasından dolayı da her yıl yaklaşık 2 cm kadar bina aşağı iniyormuş. Bu arada binanın yapımı halen tamamlanamamış. %98 oranında tamamlanmış ve artık yapımına devam edilmiyormuş. Zaten Çavuşesku hiç parlamento Binası'nda oturamamış. 

Romanya  Patrik Katedrali (Romanian Patriarchal Cathedral): Parlamento Binası'ndan çıkıp, old town bölgesine gelirken hemen sağ tarafta kalıyor. Yokuşu tepesinde, çıkarken biraz yorulacaksınız. Ama görmeye değer.

Stavropoles Kilisesi: Old Town bölgesinde bulunuyor. Çavışesku zamanında yıkımdan kurtarılmış yapılardan biri. Bahçesinde çok sayıda farklı taşlar ve kalıntılar var.

Saint Anthony Kilisesi (Biserica Sfantul Anton): Old Town bölgesinde yer alan bir kilise. Yanında ayrıca Curetea Veche isimli kalıntıları da görebilirsiniz. Ben gittiğimde Curtea Veche tadilattaydı. 

Pasajul Villacrosse Macca: Tarihi banka binasının hemen dibinde, Old Town'da yer alıyor. Romenler çok beğeniyor. Pasajın içerisinde neredeyse sadece nargileciler var. Bana göre öyle çok beğenilecek bir ortam yok. Ama mimari açıdan güzel, görmeye değer bir yer.

Odeon Tiyatrosu: Calea Victoriei bir başka deyişle Zafer Yolu Caddesi üzerinde, Ramada Oteli'nin hemen yanında bulunuyor. Tiyatro binasının önünde Atatürk büstü var. Aslında bakarsanız, rehberimizin anlattığına göre bu büst izinsiz olarak buraya konmuş. Ramada Oteli'nin sahipleri Türk olmasının da etkisi varmış. Her ne sebeple olursa olsun, Bükreş'te Atatürk büstü görmek beni çok mutlu etti. 

Ulusal Ordu Binası (Cercular Militar National): Calea Victoriei üzerinde, Odeon Tiyatro'nun hemen çaprazında Old Town'a çok yakın bir bölgede yer alıyor. Ben gittiğimde dışında tadilat vardı. O yüzden göremedim. Bu arada bina, şu anda restaurant olarak hizmet veriyor ve 12:00-23:00 arasında çalışıyor. Yemeklerin orta seviyede olduğu ve fiyatların ucuz olduğunu rehberimizden öğrenmiştim. 

Çeşmeci Parkı (Cismigul Parkul): Şehir içinde güzel bir park. Uzun uzadıya vakit geçirilecek bir yer bana göre pek değil. 

Devrim Meydanı (Piata Revolutiei): Ulusal Sanat Müzesi'nin hemen karşısında yer alıyor. Meydanda bir anıt göreceksiniz. Devrim mücadelesi sırasında hayatını kaybedenlerin isimlerini yazdıkları bir duvar var. Meydanda göreceğiniz anıt üzerinde dikkatli olarak bakarsanız, kırmızı bir boya lekesi göreceksiniz. 

Carol I Üniversite Kütüphanesi: Devrim Meydanı'nın hemen yanında, Ulusal Sanat Müzesi'nin hemen karşısında bulunuyor. Normalde kütüphaneye girişe izin veriliyor. Ama benim gittiğim dönemde tadilat olduğundan içeriye giremedim. Kütüphane binasının üzerinde bir de saat bulunuyor. Ama saat 15 dakika geri. Bunun nedeni ise Carol I, Romen halkının geç kalmasını engellemek için saati 15 dakika geç olarak ayarlanmasını istemesiymiş. Kütüphane binasının önünde Carol I'in at üzerinde  bir heykeli de var. 

Ateneum Romanian: Devrim Meydanı, Kütüphane ve Ulusal Sanat Müzesi bölgesinde yer alan bir konser salonu. Rehberli gezi ücreti 10 Lei. 

Cantacuzino Sarayı: Romanya için önemli bir müzik adamı olan George Enescu'nun hayatını anlatan bir müze var içeride.

Grigora Antipa Natonal Museum: Doğal tarih müzesinde çeşitli bitki ve hayvan fosilleri görebilirsiniz. Zevkli, güzel bir müze. 

National Museum Art of Romania: Çok büyük bir müze değil. 2 ayrı bölümden oluşuyor. Tavsiyem 2 bölüme de girmeniz yönünde. Bir tarafta sadece Romen sanatçıların eserleri var iken, diğer bölümde ise dünya sanatçılarının eserleri bulunuyor. 

Museum of Romanian Peasant (Muzeum Taranului): Ulusal Köylü Müzesi, ben gittiğim dönemde tadilatyatdı, sadece bahçesindeki Rumen hayatından kesitleri anlatan eserleri görebildim. Ama hazır National Museum Art of Romania'ya gitmişken, Köylü Müzesi'nin hediyelik eşya mağazasına muhakkak girin. Hem çok çeşit var, hem de fiyatları uygun. Bükreş'te çok fazla hediyelik eşya mağazası olmadığı aklınızda bulunsun.

Zafer Takı (Arcul de Triumf): Bükreş, mimarisiyle Paris'ten çok etkilenmiş bir şehir olduğundan, Paris'tekiyle neredeyse aynı olan Zafer Takı'nı görebilirsiniz. Benim gittiğim dönemde Banksy Sergisi de vardı. 

Dimitrie Gusti Village Museum: Geçmişten günümüze Rumen evlerini yakından görebileceğiniz bir açık hava müzesi. Çok büyük, o yuzden en az 2-2,5 saat ayırmanız gerekiyor. 

Herastrau Park: Village Museum çıkışında görebileceğiniz bu park, çok büyük ve tam dinlenmelik bir park. Hard Rock Cafe de parkın bir köşesinde yer alıyor.